“İzmir’e adını veren Smyrna antik kenti, Yamanlar Dağı’nın (antik Sipylos) güney eteklerinde, Ege Denizi’ne doğru uzanan küçük bir burnun üzerine kurulmuştur. Kuzey rüzgarına kapalı bir koyun kenarında uzanan ve doğal bir limana sahip olan bu yükselti, Erken Tunç Çağından itibaren İzmir Körfezi’ndeki en önemli yerleşim alanlarından biridir. Zamanla üzerine kurulan yerleşimlerin kalıntıları ile denizden 21 metre yüksekliğe erişen ve günümüzde Tepekule (eski adıyla Hacı Mutso) olarak adlandırılan höyük, alüvyon dolgusu ve değişen deniz seviyeleri yüzünden artık denizden yaklaşık 600 metre uzaklıktaki bir tepecik hâline dönüşmüştür.”
2014 yılından itibaren Eski Smyrna kazılarına başkanlık eden Prof. Dr. Cumhur Tanrıver, yazdığı bu satırlarda, İzmir’in en eski yerleşimlerinden biri olan Eski Smyrna hakkında oldukça merak uyandırıcı ve önemli detaylara dikkat çekmiştir. Bu merakın peşinden gittiğimizde karşımıza ünlü ozan Homeros ile efsane kral Tantolos’un yer aldığı oldukça ilgi çekici bir tarihî serüven bizi beklemektedir.
Antik Çağ’da kaleme alınan eserlerde Homeros’un Smyrna’lı olmasına ve kentin Tantalos’un kenti olduğuna dair göndermeler, 18. yüzyıldan itibaren Avrupalı gezginleri bu bölge özelinde araştırma yapmaya yöneltmiştir. Bu gezginlerden biri olan Louis François Sébastien Fauvel’in mektuplarında ilk defa kentin yerinden söz edilir. Anton Prokesch von Osten 1825 yılında, Charles Texier ise 1826 yılında araştırma amacıyla bölgede bulunan diğer gezginlerdir. Franz Miltner’in 1930’da yaptığı çalışmalar, kentin yerinin kesin olarak saptanmasını sağlar. Bununla birlikte Eski Smyrna hakkındaki bilimsel bilgilerin kaynağı, J. M. Cook ve Ekrem Akurgal tarafından 1948 yılında başlatılan ve günümüze kadar devam eden sistematik arkeolojik kazılardır.
Arkeolojik kazılardan elde edilen bulgular, Eski Smyrna’daki ilk yerleşimi MÖ 3.000’li yıllara tarihlemektedir. Bu dönemde bir liman kenti olarak ortaya çıkan Eski Smyrna, İzmir’in 5.000 yılı aşkın bir süredir bir liman kenti olduğunu ve aynı zamanda Ege dünyası ile Anadolu’nun iç kesimleri arasında önemli ticari ilişkilere sahip olduğunu gösterir. Kazılar sırasında bulunan çanak ve çömlek parçaları ile gümüşten yapılmış takılar, yoğun ticari ilişkilerin ve buna bağlı olarak gelişen ileri bir idari organizasyon yapısının kanıtları olarak kabul edilmektedir.
Günümüzde Bayraklı ilçesinin sınırları içerisinde kalan Eski Smyrna, her gün önünden geçen binlerce İzmirliyi 5.000 yıl öncesinden selamlarken aynı zamanda insanların kendisini daha fazla fark etmesini bekliyor.
Bu kadim kentin hikâyesini daha yakından keşfetmek için aşağıdaki belgeseli izleyebilirsiniz.