İzmir Hükûmet Konağı

18. yüzyılın ikinci yarısından itibaren İzmir’in idaresini ele alan Kâtipzade ailesine ait olan konak, günümüzde İzmir Hükûmet Konağı’nın olduğu alanda bulunmaktaydı. Hem ikâmet hem de yönetim merkezi olarak kullanılan ahşap konak, üç katlı ve cumbalıydı.

Osmanlı Devleti’nde II. Mahmut döneminde başlayan merkezîleşme politikaları doğrultusunda, taşrada yönetimi ele almış olan âyan aileleri tasfiye edilmiş ve yerine başkent İstanbul’dan yöneticiler atanarak merkezî otorite tesis edilmiştir. Bu kapsamda, İzmir’de de Kâtipzade ailesi tasfiye edilerek yönetimden el çektirilmiştir. Ailenin ikâmet ettiği konaksa 1819 yılından itibaren valilik binası olarak kullanılmaya başlanmıştır. 1847 yılında yaşanan depremde ağır hasar gören bina, büyük ölçüde kullanılamaz hâle gelmiş ve yeni bir valilik binasının yapımı için çalışmalara başlanmıştır.

Kâtipzade ailesi, İzmir’in yönetiminden el çektirilmiş olsa da ailenin sonraki kuşakları İzmir’in ticaret hayatında ve Cumhuriyet dönemi siyasetinde önemli roller üstlenmiştir. Nitekim ülkemizde 1950-1960 yılları arasında başbakanlık yapmış olan merhum Adnan Menderes, Kâtipzade ailesine mensuptur. Babası, İbrahim Ethem Kâtipzade İstanbul’da hukuk eğitimi almış ve İzmir vilayetinde (bir zamanlar aile konağının olduğu yerde) kâtip olarak çalışmıştır.  

İzmir valisi Mehmet Sabri Paşa tarafından 1867 yılında, mimar-mühendis Roch Vitali’ye çizdirilen planların payitaht tarafından onaylanmasının ardından, 1869’da inşaat başlamış ve yeni hükûmet konağı 1876’da hizmete açılmıştır. Bu tarihten itibaren farklı zamanlarda onarım gören yapı, 1970 yılında yaşanan yangında büyük bir hasar görmüş ve aslına uygun olarak yeniden inşa edilmiştir. Son olarak 2017 yılında binada kapsamlı bir restorasyon çalışması hayata geçirilmiştir.

250 yılı aşkın bir süredir İzmir’in yönetim merkezi, Konak’tır. Kâtipzade ailesine ait ahşap konağın kâgir bir konağa dönüşümü, yeni bir bina yapımından öte Osmanlı Devleti’nin modernleşme çabalarının da İzmir’deki en önemli yansımasıdır. Diğer bir ifadeyle İzmir’de modern devlet, Hükûmet Konağı ile somutluk kazanmıştır. Konak, kent hafızasında öyle bir yer edinmiştir ki bulunduğu bölge, günümüzde de “Konak Meydanı” olarak anılmakta ve ayrıca “Konak” ilçesinin de ismi buradan gelmektedir.

9 Eylül 1922’de Yüzbaşı Şerafettin, emrindeki askerlerle birlikte İzmir Hükûmet Konağı’na gelir ve derhal birinci kata çıkıp balkondaki Yunan bayrağını indirip yerine Türk bayrağını göndere çeker. Bu tarihî anı ölümsüzleştiren fotoğrafla İzmir’in kurtuluşu ve Millî Mücadele’nin zaferi bütün dünyaya ilan edilmiştir.