Smyrna Antik Kenti
Bayraklı’daki eski yerleşime sığmayan ve Hellenistik Dönem’de yeni lokasyonuna taşınan Smyrna, hızla gelişerek büyük bir ticaret kenti haline dönüşecek, Roma İmparatorluk Çağı’nda ise en parlak dönemine girecektir. M.S. 2. yüzyılda sınırları Kadifekale’den Konak’a, Eşrefpaşa’dan Halkapınar’a kadar uzanan büyük bir Roma kenti olan Smyrna Antik Kenti’nin kalıntıları Konak ilçesinin Çankaya semtinde görülebilmektedir.
Kentin Yeniden Kuruluşu
Büyük İskender’in Rüyası
Kentin Yeniden Kuruluşu
Lysimakhos ve Eurydikeia
Kentin Pagos eteklerine taşınmasıyla birlikte, yeni İzmir’de birçok inşa faaliyeti görülmüştür. Kent suru, liman tesisleri ve tapınaklar gibi anıtsal nitelikli kamu yapılarının inşasına başlanmıştır. Kentin imar faaliyetlerinde önemli bir rol oynayan Makedonya Kralı Lysimakhos, Hellenistik Dönemde sıkça görülen bir uygulama olan hanedan ailesi fertlerinin isimlerinin kentlere verilmesi geleneğine uygun olarak aynı tarihlerde yeni yerinde yeniden kurulan yüzlerce yıldır Ephesos adı ile bilinen kentin adını kendi eşinin adıyla Arsinoeia, benzer biçimde yeni yerinde yeniden kurulan ve binlerce yıldır Smyrna adı ile bilinen İzmir’in adını kızının adıyla Eurydikeia olarak değiştirmiştir. Ancak bu değişim köklü gelenekleri üzerini örtememişi, kralın ölümüyle birlikte hem Ephesos hem de Smyrna eski adlarını almıştır.