Zeus Sunağı

Tarih boyunca tanrıların gücünü simgeleyen anıtsal yapılar inşa edilmiştir. Ancak Pergamon’da yer alan Zeus Sunağı, sadece bir anıtsal yapı değil, adeta bir güç ve ihtişam manifestosudur. Bu sunağın hangi Pergamon kralı tarafından yaptırıldığı, ne zaman tamamlandığı ve kime adandığı hâlâ tartışma konusudur. Ancak sunağın MÖ 3. yüzyılda Pergamon krallarının Keltler’e (Galatlar) karşı kazandıkları zaferleri ölümsüzleştirmek ve şehri koruyan tanrılara şükran sunmak amacıyla, II. Eumenes ve II. Attalos dönemleri arasında, muhtemelen MÖ 2. yüzyılda inşa edilmiş olduğu düşünülmektedir.

Zeus ve Athena’ya adandığına dair güçlü bir argüman bulunmasa da sunağın bu tanrılarla ilişkilendirildiği görüşü yaygın olarak kabul görmektedir. Zeus Sunağı, Büyük Sunak veya Pergamon Sunağı olarak da bilinen bu yapı, Hristiyanlığın erken dönem metinlerinden biri olan Aziz Yuhanna’nın “Vahiy” kitabında, “şeytanın tahtı” olarak nitelendirilir. Yuhanna, Anadolu’daki yedi Hristiyan topluluğundan biri olan Pergamon’da “Şeytanın Tahtı”nın yer aldığını belirtir (Vahiy 2:13-16). Bu niteleme, sunağa uzaktan bakıldığında bir tahtı andıran görkeminden ve sunağın kabartmalarında betimlenen tanrılar ve devler arasındaki nihai savaş sahnelerinin etkileyici tasvirlerinden esinlenmiş olabilir. Bu perspektiften bakıldığında, Zeus Sunağı’nın şeytanla özdeşleştirilmesi, dönemin tek tanrılı inanç sistemleri bağlamında dikkat çekici bir nüanstır.

Mermerden yapılan bu sunak, geniş bir platformun üzerinde yükselir ve ortasında sunağa erişimi sağlayan büyük bir merdiven yer alır. Sunağın üst kısmını çevreleyen sütunlar, yapının etrafında zarif bir koridor oluşturur ve ona görkemli bir görünüm kazandırır. Yapının dış cephesi, tanrılarla devler arasında geçen mitolojik savaş Gigantomakhia’yı tasvir eden yüksek kabartmalı heykellerle süslenmiştir.

Yapının iç cephesindeki kabartmalar, Pergamon Krallığı’nın kurucusu Telephos’un mitolojik öyküsünü canlandırır ve onun kısa ama etkileyici hayatını sanatla ölümsüzleştirir. Sunağın kabartmaları, dramatik ifadeleri ve dinamik kompozisyonlarıyla ünlü Pergamon okulunun usta sanatçılarının imzasını taşır. Bu detaylı işçilik, mitolojik sahneleri izleyiciye çarpıcı bir gerçeklikle sunar.

Pergamon Zeus Sunağı, hem mimari detayları hem de sanatsal işçiliği ile antik dünyanın değerli kültürel miraslarından biridir. Sunağın en önemli bölümleri Alman mühendis Carl Humann tarafından başlatılan kazı çalışmaları sırasında bulunmuş ve Almanya’ya taşınmıştır. Bugün bu bölümler, Berlin’deki Pergamon Müzesi’nde sergilenmektedir. Pergamon antik kentinde ise yalnızca sunağın temelleri kalmıştır.