Sulu Han

Sulu Han, hanlar bölgesinde yer almaktadır ve 17. yüzyılın ikinci yarısında inşa edildiği tahmin edilmektedir. Bu şekilde isimlendirilmesinin sebebi olarak iki ihtimalden söz edilir. Birincisi hanın ana giriş kapısı önünde yer alan geniş bir açık alandan akıp giden ve iç limana dökülen bir derenin varlığıdır. İkincisi ise antik dönemden kalan su kanallarından birinin buradan geçmesi […]
Fazlıoğlu (Dervişoğlu) Hanı

17. yüzyılın ikinci yarısında Köprülü Fazıl Ahmet Paşa ya da çocukları tarafından yaptırıldığı tahmin edilen han, daha sonra Birgi kazasının önde gelen âyan ailelerinden Dervişzâde ailesinin mülkiyetine geçmiştir. Hanlar bölgesindeki diğer hanlar gibi burası da uzun mesafelerden gelen kervanlar için hizmet vermek üzere yaptırılmıştır. İki katlı olan hanın ikinci katı avlu boyunca revaklıydı. Dikdörtgen bir […]
Selvili Han

Günümüze sadece küçük bir cephe kısmı ulaşan Selvili Han da Çukur Han gibi hanlar bölgesi denilen mevkide yer almaktaydı. 18. yüzyılın başlarında inşa edildiği tahmin edilen han, Fevzi Paşa Bulvarı’nın yapımı sırasında büyük ölçüde yıkılmıştır. Uzun mesafelerden gelen kervanlara hizmet vermesi için inşa edilen ve klasik Osmanlı hanlarının tipik bir örneği olan Selvili Han, iki […]
Çukur Han

Evliya Çelebi’nin Seyahatnamesi’nden 17. yüzyılın ikinci yarısında inşa edildiği tespit edilen Çukur Han, o dönemde hanlar bölgesi olarak bilinen ve günümüzde ortasından Fevzi Paşa Bulvarı’nın geçtiği bölgede bulunmaktadır. Yapıldığı dönemden itibaren, bir asırdan biraz uzun bir süre boyunca, iç liman aktif olarak kullanılmaya devam etmiştir. Bundan ötürü, bölgedeki diğer hanlar gibi yoğun bir şekilde kervanlara […]
Piyaleoğlu Hanı

18. yüzyılda Piyalezade Hacı Mehmet Ağa’nın yaptırdığı Piyaleoğlu Hanı, Abacıoğlu Hanı’yla aynı muhittedir. İzmir’de tonoz kullanılmadan yapılmış nadir han yapılarından biri olan Piyaleoğlu Han’da toplam 23 oda bulunmaktaydı. Derinliği 80 metre olan hanın avlusu, parselin yapısına uygun bir şekilde, arkaya doğru ilerledikçe V şeklini almaktadır. İnşa edildiği 18. yüzyılın başlarından günümüze kadar geçen zaman diliminde […]
Abacıoğlu Hanı

Abacıoğlu Hanı, günümüzde Kemeraltı Çarşısı içerisinde, Anafartalar Caddesi üzerinde bulunmaktadır. 18. yüzyılın başlarında inşa edildiği tahmin edilen hanın, Abacızade Hacı Ahmet Efendi’nin oğlu Hacı Mustafa Ağa tarafından yaptırıldığı, dönemin vakıf kayıtlarından tespit edilmektedir. İç limanın zamanla dolması sonucu ortaya çıkan dolgu alan üzerinde yapılan hanın ilk dönemlerinde, kıyıya erişimi bulunurken yıllar ilerledikçe kıyıyla bağlantısı kesilmiştir. […]
Kızlarağası Hanı

İzmirlilerin ve İzmir’e yolu düşenlerin ilk yaptıkları işlerden biri, Kızlarağası Hanı’na uğrayıp avlusunda Türk kahvesi içmektir. Kapısından girildiği andan itibaren insanı başka dünyaya götüren Kızlarağası Hanı, İzmir’le ve Kemeraltı’yla özdeşleşmiş, kent kimliğinin simgesi olan mekânların başında gelir. Kızlarağası Hanı, 1717-1746 yılları arasında Topkapı Sarayı’nda darüssade ağası (harem ağası/kızlarağası) olarak görev yapan Hacı Beşir Ağa tarafından […]
Küpecioğlu Hanı

Büyük Vezir Hanı ile Küçük Vezir Hanı arasında yer alan Küpecioğlu Hanı’nın yapım tarihi kesin olarak bilinememekle birlikte, 17. yüzyıl sonları ile 18. yüzyıl başlarında inşa edilmiş olduğu tahmin edilmektedir. Dikdörtgen bir forma sahip olan han, klasik avlulu Osmanlı hanlarının tipik bir örneğidir. Bununla birlikte, hanın kuzey kısmında ve doğu kısmında han yapılarının oda simetrisinden […]
Büyük Vezir Hanı (Köprülü Han) ve Küçük Vezir Hanı

İzmir’in tarihinde Köpürülü ailesinin ayrı bir önemi vardır. Osmanlı tarihinde “Köprülüler Dönemi” olarak anılan ve 1656-1683 yıllarını kapsayan bu dönem, devletin gücünü tahkim ettiği bir dönem olarak öne çıkar. Devletin idari, mali ve askerî alanda güçlenmesi, İzmir’e de yansımıştır. Köprülüler Dönemi’nin İzmir’deki ilk yansıması Sancak Kalesi’nin inşası olmuştur. Sancak Kalesi, sadrazam Köprülü Fazıl Ahmet Paşa’nın […]
Hanlar

İzmir kent kimliğinin iki temel unsuru olan liman ve ticaretin nerede ve nasıl kesiştiği sorulacak olursa buna tek bir cevap verilebilir. O cevap da hanlardır. Çünkü doğudan deve kervanlarıyla taşınan malların Anadolu’daki son durağı ve batıdan gemilerle getirilen malların da Anadolu’daki ilk durağı, bu hanlardır. Bir bakıma, doğu ile batının kesişim mekânı olan hanlar, sadece […]